Puan analizi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Puan analizi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

29 Haziran 2013 Cumartesi

Aradaki Farklar Kapanıyor Mu?



Daha önceki yazılarımızda (burada ve burada) ligimizin ve üst düzey birkaç Avrupa liginin puan ortalamalarına, standart sapmalarına ve temel istatistik değerlerine bakarak bir değerlendirme yapmıştık. 

Şimdi; geçtiğimiz 2012-2013 sezonunun, puanların dağılımı bakımından geçmişteki diğer sezonlara göre daha dengeli olduğunu bir kaç grafikle göstermek istiyorum. 

23 Mayıs 2013 Perşembe

Ligimizin Puan Analizi


Lig bitti, Galatasaray şampiyon oldu. Tebrikler...

Bu yıl hiç alışılmadık bir sezon yaşadık. Dört büyükler hiç kaybetmedikleri kadar puan kaybetti. Anadolu takımları çetin ceviz çıktı. Belki de yıllardır bu kadar düşük puanla şampiyon olunmadı. Bir göz atalım.

17 Mayıs 2013 Cuma

Şampiyonlar, küme düşenler, UEFA umudu - II


Bu yazı, şurada başlamış olan serinin devamı niteliğinde. Şimdi, geçtiğimiz yazıda vermeye başlamış olduğum bilgileri biraz daha görsel bir şekilde ifade etmeye çalışacağım. Belki birkaç başka ayrıntı daha görebiliriz.

Bu analizde kutu grafiği ve histogram kullanacağız. Sadece bu analiz için değil, genel olarak bilinmesi son derece faydalı istatistiksel araçlar. Ben, özellikle kutu grafiklerinin(box-plot) büyük bir hayranıyım.


Analiz



Türkiye


Ligimize baktığımızda, en dikkat çekici şey, özellikle ligin zirvesindeki takımların outlier(sapkın değer - dışlak) olmaları. Yani ligin zirvesindeki takımlar, diğer takımlara dikkate değer farklar atabiliyorlar.

Ayrıca, 2-2.25 puan aralığının 2.25-2.50 puan aralığından yüksek olması da dört büyüklerden ikisi mücadele ederken, diğer iki takımın da onlardan geri kalmasına rağmen takipçilerine fark attıkları sonucunu getiriyor.

Soldaki grafikteki en uzun iki çubuk, takımların çoğunluğunun 1-1.5 puan aralığında olduğunu gösteriyor. Özellikle sağdaki kutu grafiğinin kenarındaki kırmızı köşeli parantez, en sık %50'yi gösteriyor ki bu da yaklaşık 1.15 ve 1.5 puan arasında en yoğun olarak puan alındığını gösteriyor.

Bütün liglerde görüleceği gibi ligimizin puan yapısı da left-skewed (sola çarpık), yani ortalamadan az puan alan takımların sayısı, çok puan alan takımların sayısından çok. Bunun başlıca sebebi de çoğunlukla şampiyonluk yarışındaki 2-3 takımın puan farkını çok açması.


İspanya


İspanya'da da ligimize benzer bir yapı görülüyor. Burada da şampiyonluk yarışındaki takımlar, genellikle ligi diğer takımlardan çok daha büyük farklarla önde bitiriyorlar. Birkaç istisna dışında Real Madrid ve Barcelona'nın puan farkını hep açtığını hatırlıyoruz. Buradaki fark, ülkemizdeki ligden bile fazla, bunu özellikle 2.5 puan ortalamasına çıkan takımların varlığından ve 2 puan ortalamasına çıkan takım sayısının azlığından anlayabiliyoruz.

İspanya liginde takımlar en fazla 1-1.25 puan ortalaması ile oynuyorlar gibi gözüküyor. Ülkemizde 1.25-1.5 aralığında daha fazla takım olduğunun altını çizelim. Bu özellikler, İspanya liginin kendi içinde rekabetçilikten uzak olduğunun altını bir kez daha çiziyor.



İngiltere


Türkiye ve İspanya liglerine göre daha fazla rekabet olan bir lig İngiltere Premier Ligi. 2.5 puan ortalamasının üzerine çıkılmadığı gibi, hiç bir şampiyon da outlier olmamış. Bunun sebebi, üst sıralarda yarışan takımların birbirlerinden kopmaması denebilir.

Ayrıca, 1.75 puan ortalamasının üstünde performans yakalayan takımların çokluğu da dikkat çekiyor.

Ama İngiltere liginde bir başka şey dikkati çekiyor. Diğer iki ligde en sık %50 aralığı (kırmızı köşeli parantezle gösterilen bölge) 1 ortalamanın üzerinden başlarken, burada 0.75 civarından başlıyor. Bu da ligdeki düşük performanslı takımların kalitesinin, diğer takımlara göre daha düşük olduğu anlamına da geliyor.

Genel olarak şunu söyleyebiliriz. İngiltere'de yüksek kalibredeki takımlar, birbirleri ile daha başa başken, düşük kalibredeki takımlar, ön gruptan çok gerideler, ayrıca diğer liglerde düşmeye oynayan takımlara göre de rekabet yetenekleri daha az.


İtalya




Genelde, şampiyonların 2-2.25 puan aralığında bitirdiği bir lig İtalya. Grafikte de görüleceği gibi sadece 2006-2007 yılında Mancini'li İnter 2.5 puanın üzerinde bir ortalama ile şampiyon olmuştu. O yıl, 17 kere üstüste kazanarak rekor da kırmışlardı.

Yukarıdaki grafiğe bakıldığında İtalya'nın da ligin tepesinde çok çekişmeli, dibinde ise daha az çekişme görülen bir lig olduğu anlaşılıyor.





Almanya






İşte tek bir tane bile sıra dışı verisi olmayan bir lig. Almanların kendileri gibi düzenli ve tahmin edilebilir. Bu ligde de çekişmenin üst sıralarda çok yoğun olduğu görülebiliyor. 

Genellikle takımlar 0.9 - 1.4 aralığında puan alıyorlar. Fakat ondan sonra da kopmalar olmadan zirve ve Avrupa kupası yarışı devam edebiliyor.

Alman liginde, Bayern Münich ve Borussia Dortmund gibi birinci sınıf takımları bir kenara bırakırsak, ikinci sınıf takımların sayısının çok olduğu ve bir çok farklı takımın zirveyi zorladığı açık. Yine de küme düşen takımların kaderleri genellikle ligin sona ermesinden çok daha önce belli oluyor. Bu ligde çekişmenin en fazla olduğu bölge, orta üst sıralar denebilir. 



Fransa






İşte çekişme böyle olur. Daha önceki yazımızdan Fransa ligindeki standart sapmanın yani değişkenliğin az olduğunu, takımların ligin sonunda birbirini çok yakın puanlarla izlediklerini söylemiştim. Gerçekten de şampiyonun sadece bir kere 2.25 puan civarına çıkması da bunu gösteriyor.















24 Mart 2013 Pazar

Şampiyonlar, küme düşenler, UEFA umudu - I

Bu yıl Süper Lig'de olağan dışı bir sezon yaşıyoruz. Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray hiç de alışık olmadığımız şekilde puanları birer üçer bırakıyor. Peki normalde ligimiz puan toplama bakımından nasıl bir tablo çiziyormuş? Bundan önceki yıllarda Türkiye liginde durum nasılmış? Kim kaç puanla veya kaç puan ortalaması ile şampiyon olmuş? Diğer ülkelerde durum ne? İnceleyelim.

Aşağıdaki tabloda, Süper Lig, Premier Lig, La Liga, Serie A, Bundesliga ve Lique 1'in maç başına alınan puanlar bakımından tanımlayıcı istatistikleri bulunuyor.


Tablodaki değerler bize ne anlatıyor?

Ortalama: Her ligde maç sayısı aynı olmadığından maç başına ortalama kaç puan alındığı daha iyi bir gösterge,

Standart Sapma: Takımlar aldıkları ortalama puan bakımından ne kadar farklılık gösteriyorlar? Bu değerin yüksek olması ortalama etrafında daha büyük çeşitlilik, küçük olması daha düşük çeşitlilik anlamına geliyor.
İlk Çeyrek: Değerler küçükten büyüğe sıralandığında en alttaki %25'lik dilimin üst sınırı, ligi alt sırada bitiren takımların performansı hakkında bilgi verir.
Medyan: Değerler küçükten büyüğe sıralandığında tam ortadaki değeri verir. Ortalama ile benzer görev görür.
Üçüncü Çeyrek: Değerler küçükten büyüğe sıralandığında en üstteki %25'lik dilimin alt sınırını gösterir, ligi üst sırada bitiren takımların performansı hakkında bilgi verir.


                                          Türkiye İtalya Fransa Almanya İngiltere İspanya
Ortalama 1.384 1.351 1.35 1.37 1.371 1.38
Standart Sapma   0.43 0.396 0.338 0.391 0.447 0.403
İlk Çeyrek 1.147 1.105 1.132 1.081 1.032 1.132
Medyan 1.294 1.25 1.303 1.294 1.25 1.237
Üçüncü Çeyrek 1.588 1.1605 1.546 1.633 1.652 1.579

Beraberlik

6 lige baktığımızda en yüksek puan ortalaması Türkiye'de, daha sonra İspanya geliyor. Bunu şöyle değerlendirebiliriz. Beraberliklerden toplamda 2 puan, bir takımın galip gelmesi durumunda ise 3 puan alındığına göre, ortalaması yüksek olan liglerde beraberlik oranı az, düşük olanlarda ise beraberlik oranı çoktur. Bu bakımdan, İtalya ve Fransa en fazla beraberlik alınan ligler oluyor.

Değişkenlik

Standart sapmaya göre, iyi takımlar ile kötü takımlar arasındaki en büyük fark İngiltere'de. Daha sonra bizim ligimiz geliyor. İngiltere Ligi'ndeki takım sayısının 20 olduğu düşünülürse, İngiltere ile beraber 1.liği paylaştığımız söylenebilir. Bu konuda, takımların birbirine denkliği bakımından Fransa Ligi diğer tüm liglere büyük fark atıyor. Zaten bunu da, bir sene önce şampiyonluğa oynayan takımın bir sene sonra küme düşme mücadelesi vermesinde (veya tam tersi) görebiliyoruz. Yani Fransa Ligi herkesin birbirini yenme ihtimalinin en fazla olduğu lig. Bahis oynarken kesinlikle uzak durulması gereken lig :) . Hem beraberlikler çok, hem de takımlar dengeli.

Ligin Dibi - Ligin Zirvesi Analizleri


Ligin dibindeki takımların performansını gösteren İlk çeyrek istatistiğine göre, bu konudaki en iyi büyük bir farkla Türkiye. Türk liglerinde son sırada bulunan takımlar, diğer liglerde aynı durumdaki takımlara göre çok daha rekabetçi. Bu istatistikte en az rekabetçi olan alt sıra takımları İngiltere ve Almanya'da.

Üçüncü çeyrek istatistiklerini incelediğimizde, İngiltere ve Almanya Liglerinin değerleri dikkat çekiyor. Bunu İngiliz ve Alman takımlarından kalbur üstü olanlarının hepsinin oldukça rekabetçi olmasına bağlayabiliriz. Ülkemizde, genellikle 2 takım bazen de bir üçüncü takım şampiyonluk yarışına giriyor, ondan sonraki takımlar ise İngiliz ve Alman takımlarının üst düzey takımları kadar rekabetçi olamıyorlar.

Medyan bilgisini en sona sakladım. Medyanın ortalamadan yüksek olması, iyi takımların çokluğunu, tam tersi ise azlığını gösterir. Buna göre, tüm liglerde ortalamanın üstünde puan alan takımlar yarıdan az. Bu bilgi yine liglerin rekabetçiliği ile ilgili bir bilgi. Buna göre medyanı, ortalamaya en yakın olan takımlar daha rekabetçi oluyorlar.

Devam edecek...

Bu giriş yazısından sonra, bu konuda daha detaylı analiz ve grafiklere buradan devam edebilirsiniz...

Popüler Yayınlar