Daha önceki yazılarımızda (burada ve burada) ligimizin ve üst düzey birkaç Avrupa liginin puan ortalamalarına, standart sapmalarına ve temel istatistik değerlerine bakarak bir değerlendirme yapmıştık.
Şimdi; geçtiğimiz 2012-2013 sezonunun, puanların dağılımı bakımından geçmişteki diğer sezonlara göre daha dengeli olduğunu bir kaç grafikle göstermek istiyorum.
Yukarıdaki grafikte, takımların sıralarına göre aldıkları puanlar görülmektedir. Mavi ile 2012-2013 sezonunda alınan puanlar; kırmızı ile ise, son 12 yılda (2000-2012), ligi karşılık gelen sırada bitiren takımların aldıkları puanların ortalaması görülmektedir. Örneğin, 2012 yılında ligi 10. sırada bitiren takım 46 puan almışken, daha önceki sezonlarda 10. sırada bitiren takımların aldığı puan ortalama 44 puan civarındadır.
Ayrıca, kırmızı renkle gösterilen sezonlarda boxplot (İngilizce, Türkçe açıklamalar) bilgileri de görülmektedir.
Bu bilgiler ışığında, grafiğe baktığımızda çok net bir görüntü gözümüze çarpıyor. Son sezonda, 1-8 sıra içerisinde bitirmiş takımların aldığı puanlar, son yılda alınan puan ortalamasının altında kalmış. Hatta, sadece altında kalmış demek eksik olur, neredeyse minimum veya dip %25 değeri almış.
Bunun tam tersine, 9-18 sıralarındaki takımlar ise kendi sıralama ortalamalarının maksimum veya en iyi %25 derecelerinin almışlar. Yani çok açık ve gözle görülür bir şekilde, 1-8 kötü bir performans gösterirken, 9-18 geçmiş yıllara göre çok daha iyi bir lig geçirmiş. Boxplot hakkındaki linkleri incelerseniz, bu tespit net bir şekilde göze çarpıyor.
İlginç birkaç tespit. Bu sezonun ikincisi, son 12 yılın ikincilerinden daha düşük puan almış. Onüçüncü takım ise son 12 yılda, sıradaşlarının hepsinden daha yüksek puan toplamış.
Aşağıdaki grafik ise yukarıdaki grafiğin sadeleştirilmiş ve boxplot bilgisi çıkartılmış hali. Burada mavi çizgi, 2012-2013 sezonu puanını, kırmızı çizgi ise geçmiş 2000-2012 yılları arasındaki ortalamaları gösteriyor. Burada da mavinin 1-8 için kırmızıdan altta- 9-18 için üstte olduğu açıkça görülüyor.
Peki Bu Ne Demek?
Bu durum, önümüzdeki birkaç sene de böyle devam ederse, üç anlam ifade ediyor:
1. Puan farkları azalıyor, lig daha renkli bir hal alıyor. Her takımın her takımı yenme olasılığı artıyor, kesin favori belirlemek eskisi kadar kolay olmayacak.
2. Ligin seyir zevki ve marka değeri artıyor, doğru değerlendirilirse, federasyon bundan para kazanabilir.
3. Türkiye Ligi için İddaa oynamak zorlaşacak, belki tek maçlık kuponların değeri artacak.
Ama bunun için bu trendin sadece bu yılla sınırlı kalmayıp, önümüzdeki birkaç yıla da sarkması gerekiyor.
Sevgiler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder